Akçakoyun
AKÇAKOYUN
Akçakoyun tarihi gerek Çanakkale Arkeoloji müzesinin yaptığı çalışmalardan, gerekse mezar taşlarının çok eski oluşundan ve Horasan madeninden yapılmış olması, bulunan tarihieserlerin Bizans dönemini yansıtması beldenin tarihinin çok eski yıllara dayandığını göstermektedir.
Beldenin Kaz Dağı platosunda yer alan kesiminde kilise kalıntıları mevcuttur.Yine beldeye yakın bir yerde bulunan ve halk arasında Meryem Ana olarak isimlendirilen bölgede tarihi eserler çıkmaktadır. Aynı bölgenin yakınında bulunan Lili tepesinde eski dönemlere ait bir demir madeni harabesi bulunmaktadır.Beldenin meydanında bulunan çınar ağacının bilir kişi beyanlarına göre 800 yıllık olduğu tahmin edilmektedir.Bu çınar,bu bölgede yaşayanların davarlarını barındırdıkları yer olarak bilinmektedir.Bölgeye gelen Türkler; ilk önceleri bugün uzun dallar dediğimiz panayır yerinin sonunda bulunan bölgeye yerleşmişler.Daha sonra aralarında husumet çıkınca bir bölümü bugün Kalkım dedimiz bölgeye,bir bölümüde Akçakoyunun olduğu bölgeye ve çınar ağacının etrafına yerleşmişler.Daha çok hayvancılıkla uğraşan ve göçebe olan bu gurup yanlarında getirdikleri hayvanlarla bunların çoğuda beyaza yakın renkteki koyunlarmış buraya yerleşerek göçebe hayatından yerleşik hayata geçmişler.Bundan dolayı buranın adı AKÇAKOYUN OLMUŞ.(Bu bilgilerin bazılarını rahmetli Umar dayı ve Yahya dededen almıştım)
Bütün bu materyaller beldenin tarihinin çok eski olduğu fikrini güçlendirmektedir. Asırlar boyu Agonya ismini Akçakoyunla özdeş telaffuz edilmesi yerleşim alanı olarak Agonyanın Akçakoyun bölgesi olarak bilinmesi bölgenin Yenicenin en eski yerleşim alanı olduğu fikrini güçlendirmektedir.
Agonya kelimesi Giritte yetişen bir çiçek türünün adıdır.Bu çiçek göçler sonucu bu bölgeye ulaşmış ve bölgeye adını vermiştir.Ayrıca Agonya her türlü yarışma, yarışan kişiler,yarışma yapılan yer anlamındadır.O çağlarda bu bölgede başta at yarışları olmak üzere birçok yarışlar yapılmaktaymış.
AKÇAKOYUN BELDESİ
Kazdağlarının doğudan giriş ucunda bulunan Akçakoyun beldesi 1985 yılına kadar muhtarlıkken o yıl yapılan seçimlerle belediyelik olmuştur.Geniş ve düz ovasıyla ve aynı zamanda her yeri sulanabilir topraklarıyla bölgede en geniş alana sahiptir.Tarım ve hayvancılıkla geçimini sağlayan halk tütün üretiminin kısıtlanmasıyla kırmızı biber üretimine yönelmiştir.Ayrıca son birkaç yıldır çilek üretimi de ön plana çıkmıştır.Beldede daha önceleri açılıp kapanan biber işleme fabrikalarından sonuncusu 2007 yılında komşu ülke Yunanistan'dan gelen girişimcilerin yaptığı fabrikadır(HOMER GIDA SAN.).Fabrika faaliyetine devam etmekte ve bölge ekonomisine çok büyük etki edeceği gözlemlenmektedir..Çalışmayan bir adet sebze kurutma fabrikası vardır.Daha önceleri çalışan özelleştikten sonra kapanan OR-ÜS fabrikası beldededir.Beş adet market,iki adet ekmek fırını,üç adet lokanta,bir adet internet kahve,şarküteri ve manav bulunmaktadır.Ayrıca koyun,keçi ve sığır yetiştiriciliği yapılmaktadır.Orman köylüsü olmalarına rağmen yeteri kadar ormanlardan yararlanamamakta ve orman işlerini başka illerden gelen orman işçileri yapmaktadır.Son zamanlarda bir kıpırdanma gözlenmektedir.
Akçakoyun panayırı her yıl 17-19 Haziran tarihlerinde bölgeye ticaret ve eğlence anlamında bir canlılık getirmektedir.Yazları ise gelen yazlıkçılar ve piknikçiler belde ekonomisine katkı sağlamaktadırlar.
Akçakoyunda bulunan yatılı bölge okulunda (YİBO)bölgeden ve diğer bölgelerden birçok öğrenci eğitim ve öğretim görmektedir.
KASABANIN SOSYAL DURUMU
Nüfusunun 1600 civarında olduğu beldemiz 1985 yılında belediye teşkilatı haline gelmiştir.Ekonomik yapının tamamen tarıma dayalı olduğu bir bölgedir.Ekonomik faaliyetlerinin yeteri kadar gelişmemesi sonucu bölge dışarıya göçler vermeye başlamıştır.İlçeye uzaklığı 45 km olan beldemiz sosyal ve ticari açıdan Edremite daha fazla açılım sağlamıştır.
KASABANIN KÜLTÜREL DURUMU
Belde halkı özüne ,yabancıya açık ama bozulmamış bir köy kültürüne sahiptir.Bölgenin 38 yıllık yöresel panayırı belde kültürünü yansıtan önemli bir faaliyettir.Belde , düğünleriyle,bayramlarıyla tamamen Türk kültürünü yansıtan bir yapıya sahiptir.Örf adetlere bağlılık devam etmektedir.
KASABANIN EKONOMİK DURUMU
Kasaba halkı yıllardır kabuğuna çekilmiş bir ekonomiye sahipken , son yıllarda yeni ekonomik yapılanmaya başlamıştır.Tarım toplumundan çıkmanın gerekli hale gelmesi turizme ve hayvancılık gibi sektörlerin başlamasına sebep olmuştur.Bölgede yeni yeni başlayan avcılık ve konaklama turizmi az da olsa gelir getirmeye başlamıştır.Bölgede meyve sebze çeşitlerinin çoğu yetiştirilmektedir.Sulama ağının genişliği ve suyun bolluğu ürünü arttırmakta ancak merkeze ve pazarlara uzak oluşu üretilen malın değerlendirilmesini olumsuz etkilemektedir.
Mesire yerlerinin bolluğu,doğal güzelliklerin ve içme suyunun temizliği,bozulmamış bir tabiat güzelliğine sahip olması bölgeyi turizm yatırımcılarının hem de yapı kooperatifçilerinin tercihi haline getirmiştir.
Bölgenin önemli gelir kaynaklarından bir tanesi de orman işçiliğidir.Orman işçiliği günümüzde önemini kaybetse de yine bu yolla geçimini sağlayan aileler bulunmaktadır.
Bölge halkının uzun yıllardır geçimini sağladığı tütüncülük devletin getirmiş olduğu kotalar nedeniyle halkı zor durumda bırakmaktadır.Halkın bir kısmı değişik ürün üretimine yönelmiştir.Kırmızı biber ve çilek üretimi son yıllarda ön plana çıkmıştır.Kasabada kurulu bulunan biber işleme fabrikasında başka ürünlerde işlenmektedir..
site yapım:ersan birtek. ersanbirtek@hotmail.com